Haber

İmamoğlu: Toplu ulaşım araçlarında kullanılan akaryakıt vergisini yüzde 1’e indireceğiz.

Haber: OKTAY YILDIRIM Kamera: ADEM KARABAYIR

İstanbulBüyükşehir Belediyesi (İBB) Lideri Ekrem İmamoğlu Yenikapı’da ulaşım şubesinin paydaşlarıyla bir araya geldi. İmamoğlu şunları söyledi: İstanbul Türkiye’nin taşımacılık sektöründe kangrene dönüşen sorunlara çözüm üretmek öncelikli işlerimizden biri olmuştur. ÖTV sorununu kökten çözüp gündeminizden çıkaracağız. Taksiler dahil tüm şehir içi toplu taşıma araçlarında kullanılan akaryakıt vergisini, milletin bir kısmının yatlarında olduğu gibi yüzde 1’e indireceğiz. Bu vergi indirimi ile Türkiye’de yaklaşık 10 milyar lira, 60 milyar liralık ekstra yükten sadece İstanbul’daki esnafımızı kurtarmış olacağız. Sürücünün sırtına yük olduğunu bildiğimiz SGK prim cezalarını bir kez olsun affedeceğiz. Esnafımıza verilen kefalet kredisini (0) araç yerine otobüsler için 0-5 yıl, diğer araçlar için 0-2 yıl vadeye çıkaracağız. Araç alımlarında 1,5 milyon lira olan kredi tutarını 10 yıl vadeli 2,5 milyon liraya çıkaracağız” dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Yenikapı’da Dr. ‘Ulaştırma Esnafları Buluşması’ Mimar Kadir Topbaş Gösteri ve Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Yaklaşık 3 bin kişinin katıldığı esnaf toplantısında İmamoğlu’na İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Coşkun Yıldırım ile milletvekilleri Bülent Kaya ve Mesih Yılmaz eşlik etti. İBB Genel Sekreter Yardımcısı ve İETT Genel Müdürü Dr.’nın da katıldığı toplantı, Buğra Gökce’nin sunumuyla başladı. İmamoğlu, “4 yıldır İstanbullulara hizmet için var gücümle çalıştığımı bilmenizi isterim” diyen İmamoğlu, şunları kaydetti:

“Düzeninizi, rahatınızı bozmak istemeyenlerden korkuyorum: Gerçekten dört yıl boyunca İstanbul halkına hizmet için var gücümle çalıştığımı bilmenizi isterim. Ben iş odaklı bir insanım. Allah razı olsun diyorum, 5 yaşımdayken babam bana dükkân açmayı öğretti. Bana sabah 6’da dükkânı açmayı, dükkân tezgâhını temizlemeyi ve dükkânın önünü süpürmeyi öğretti. Babam bana o eğitimi ve o günleri vermemiş olsaydı, senin durumunu anlamam mümkün olmayacaktı. Ama bilin ki, işinizi çoğunuzdan daha iyi anlayan, daha uygun hisseden ve kederinizi dert eden bir belediye başkanı var. Gücün asıl sahibinin milletimiz olduğunu ve milletimizin sesini dinlemenin ve size kul olmanın bu işin kuralı olduğunu bilerek yola çıktım. İnsanız tabi ki eksikliklerimiz, eksikliklerimiz, başka türlü bahsetmek mümkün değil. Ama ben her zaman bu açığı kapatmak için çaba sarf ettim. Bir insan eksikliğini bilip de kapatmak için parmağını kıpırdatmazsa ben ondan korkarım. Hele bir kamu hizmetindeyse ondan şüphe duyarım, endişelenirim. Düzenini ve konforunu bozmak istemeyenlerden korkarım. Her zaman daha fazla nasıl hizmet edebilirim diye yola çıktım ve bu şekilde devam ediyorum. Üzülmezse, süreci analiz etmezse, ben daha ne yapayım demezse, rüyasında işini görmezse kusura bakma kolay yol arkadaşım olamaz. Bu yüzden yol arkadaşlarımı böyle seçtim.

21 YILLIK SİYASİ İKTİDAR MİLLETTEN İNANÇ OYU ALMADI: Dolayısıyla bu sorumluluğun yeterli olduğunu söylemedim. Cumhurbaşkanı adayımız, 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’ndan hepinize selamlar diliyorum. Daveti üzerine liderimiz Mansur Yavaş ile birlikte başkan yardımcılığı görevine evet dedim ve kabul ettim. Allah nasip ederse, milletimiz takdir ederse, oy verirse inşallah İstanbul’a ve ülkemizin her bölgesine daha çok hizmet etmekten onur duyacağım. Biliyorsunuz 14 Mayıs seçimlerinin bir sonucu var, önce ondan bahsetmek istiyorum. 21 yıllık bir siyasi iktidar halktan güvenoyu almamıştır. Birinci turun anlamı budur. Muhalefetin oyu güvenoyu alamamasına neden oldu. Meclisin durumu belli oldu. Milletimiz mecliste kararını verdi. Ancak mevcut hükümetin devamını onaylamadı.

EKONOMİ KARŞI OLDU, CEBİMİZDEKİ PARALAR PUL OLDU: Bu durumun nedenlerini hepimiz biliyoruz. Öncelikle ekonominin ne kadar değerli olduğunun altını çizmek isterim. ekonomi maalesef geri çevrildi, cebimizdeki para pul pul döküldü. Ülkemizin geleceği olan gençler umutsuz ve ne yazık ki ülkeyi terk etmenin hayalini kuruyorlar. Vatandaş nasıl mutsuzsa vatandaşa hizmet veren birçok departman da mutsuz. Korkularını, dertlerini gerçekten kimse dinlemiyor, bakma. Yine bilin ki, sorunlarınızı her zaman yakından dinleyen bizleriz. Bu konuların farkında olmalarına rağmen analiz üreten yok. Analiz konusunda da en radikal adımları attık. Ama biz hep böyle duramayız, onlar gibi davranamayız dedik. Milletin her ferdinin bir derdi varsa, bir şey yapmadan, tahliller üretmeden orada kalamayız. Bizim ahlakımız buna izin vermiyor. Çünkü içinde bulunduğumuz otoriteler bu sorunlara çözüm üretmek için var.

ÖTV SORUNUNU KÖKÜNDEN ÇÖZÜP GÜNDEMİNİZDEN ÇIKARACAĞIZ: Bu nedenle İstanbul ulaşım kolunda kangrene dönüşen sorunlara çözüm üretmek öncelikli işlerimizden biri olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Kangrenli sorunlarınızın her biri üzerinde tek tek çalıştık. Nasıl çözebiliriz diye düşündük. Hizmet alma ve verme konusunda hareketliliğinizi sınırlayan ve sorun oluşturan tüm noktaları belirledik ve analizimizi hazırladık. Öncelikle yasal düzenlemeyi hızla yaparak toplu taşıma esnafının alacağı araçlardaki ÖTV indirimini hem kalıcı hem de sürekli hale getireceğiz. Bunu neden yapıyoruz? Bazı politikacılar oy Sadece oy avcılığı için önünüze getirdikleri hatta baskı aracı olarak kullandıkları ÖTV sorununu kökten çözüp gündeminizden çıkaracağım. Kimse bu konuyu seçim rüşveti olarak bir baskı aracı olarak kullanamayacak.

TOPLU TAŞIMADA KULLANILAN AKARYAKIT VERGİSİNİ YÜZDE 1’E İNDİRECEĞİZ: Bu hem vatandaşın hem de sizlerin vatandaşın yararına çalıştığını düşünen gerçek bir hizmettir. Çünkü biz toplu taşımayı tamamen bir kamu hizmeti olarak gördük. Bunu bir bakış açısı olarak söyleyeyim. Belediyeler olarak toplu taşıma sektöründe sizleri hiçbir zaman grubumuzun dışında bırakmadık. Bu bakış açısıyla taksiler dahil tüm şehir içi toplu taşıma araçlarında kullanılan akaryakıt vergisini, milletin bir kısmının yatlarında olduğu gibi yüzde 1’e indireceğiz. Bu şekilde yapacağız diyorsak şunu söyleyeyim. Böylece bu vergi indirimi ile Türkiye’ye yaklaşık 10 milyar lira, 60 milyar liralık ekstra yükten sadece İstanbul’daki esnafımızı kurtarmış olacağız.

BU BOZUK SİSTEMİ YOK ETTİK, ORTADAN KALDIRACAĞIZ: Cumhurbaşkanı Adayımız, başta çiftçiler olmak üzere bir avuç zenginin yatına birçok konuda tanınan fırsatı, bu milletin ailesini, çocuklarını emanet ettiği çalışkan, çalışkan esnafa vermiyorsa, ortada çok önemli bir sıkıntı var demektir. . O sorunun adı ne biliyor musunuz? Kötü düzenleme. O bozuk sistemi devirip ortadan kaldıracağız. Otogar taksisi umarım çok keyifli olur, hiçbir endişeniz olmasın. Gelip kahvenizi içeceğim sayın esnafım. Vatanda adaleti hep birlikte hissedeceğiz. Unutmayın ki bu ülkenin en kıymetli ihtiyacı adalettir. Esnaf için adalet, vatandaş için adalet, çocuklar için adalet, gençler için adalet, Ekrem İmamoğlu Hakkını helal et, sana şunu söyleyeyim. Şimdi yarın ve öbür gün peşinen söyleyeyim hesap verenler için adalet aranacak, onlar için de adalet diliyoruz.

MİLLETİN PARASINI MİLLETE VERİRİM İKİSİ DE Şimdi ‘Taksilerde ve tüm şehir içi toplu taşıma araçlarında kullanılan akaryakıtta vergiyi yüzde 1’e indireceğiz’ dediğime göre, birilerinin ne diyeceğini şimdiden duyar gibiyim. Sabah apar topar apar topar çıkabiliyor beni çok takip ediyor beni çok sevdiğini başından beri söylüyorum çabuk ne diyecek biliyor musunuz? ‘Paranı kime veriyorsun? Vallahi milletin parasını millete veriyorum kardeşim. ‘Yapamazsın’ diyecekler. O kadar çok yapıyoruz ki bal gibi yapıyoruz. Anne-Çocuk Kartı yapamazsın dediler, yaptık. Bizden önceki yönetimin verdiği sosyal yardım için kestiler, veremezler dediler, 5 katına çıkardık. Belediye tarihinde ilk defa öğrenci yurtları açtığımız gibi, ilk defa kreşler açtık, ilk defa bölge istihdam büroları açtık, yüz binin üzerinde kişiye iş bulduğumuz gibi, Tatlım, bunu yağ için yapıyoruz, bu yüzden endişelenmene gerek yok.

SÜRÜCÜNÜN SIRTINA GETİRİLEN SGK PRİM CEZALARINI BİR KEZ UNUTACAĞIZ : 29 Mayıs’ta işe geldiğimizde az önce söylediklerimle ulaşım esnafı bizi görmeyecek. Toplu taşıma araçlarında araç kullanım alt sınırı vardır. Buğra Bey az önce söyledi. Bu yaş sınırı ile ilgili süreci şu şekilde anlatayım, vatandaşları dinliyorum ve burada iş bulmak isteyen veya ihtiyacı olan ve bu mesleğe devam etmek isteyenlere söz veriyoruz. Alt kullanım sınırı olan 22’yi 20’ye indireceğiz. 65 olan üst yaş sınırını 69’a çıkaracağız. 20 yaşına indirdiğimiz yeni bir mesleğe sahip olacak gençlerimizi hazırlayacağız. , titizlikle ve titizlikle bu sektör için. Bu sektörü eğitimli, sizin gibi kardeşlerinizi daha hızlı geçecek şekilde kazandırmak için meslek okulları da açacağız. Her ilde yasal altyapıya dayanmayan farklı düzenlemelere de son vereceğiz. Karayolu Taşıma Yönetmeliği’nde ticari araçlar için yaş sınırını 20 ve 69 olarak yeniden düzenleyeceğiz. Her şehirde aynı kuralı uygulayacağız. Ülkedeki arkadaşlarınızı arayın ve onlara söyleyin. Yanlış uygulamaları düzelteceğiz. Şoför esnafımıza yük olduğunu bildiğimiz SGK prim cezalarını bir defaya mahsus affedeceğiz. Şoförlerimizin SGK kayıtları ile ilgili aldıkları cezalarla ilgili yasal düzenleme yapacağız. Bu yasal düzenleme ile sürücülere ceza verilmesine izin vermeyeceğiz. umurumda değil Taksi ve minibüslerde olduğu gibi özel halk otobüslerimizin de kazanılmış haklarının hukuken korunmasına yönelik karar alacağız. Milletin gücünde, Millet İttifakı’nın gücünde, merkezi yönetimin ücretsiz ulaşım için ödediği bedeli en az asgari fiyat düzeyine çıkaracağız ve altı ayda bir güncelleyeceğiz.

ARAÇ ALIM İÇİN 1,5 MİLYON TL KREDİ MİKTARINI 10 YIL VADELİ 2,5 MİLYON TL’YE ÇIKARACAĞIZ: Siz değerli esnafımızın daha sağlıklı bir süreç geçirmesi için merkezi yönetim olarak yerel yönetimlerin üzerine binen yükü yerine getireceğiz. Esnafımıza verilen kefalet kredisini (0) araç yerine otobüsler için 0-5 yıl, diğer araçlar için 0-2 yıl vadeye çıkaracağız. Araç alımlarında 1,5 milyon lira olan kredi tutarını 10 yıl vadeli 2,5 milyon liraya çıkaracağız. Borçların esnafımıza zarar verdiğini biliyoruz. Bunun için nakliyeci esnafının halka birikmiş tüm borç ve cezaları için faiz affı ve anaparaya yapılan yeniden yapılandırmayı kaldıracağız, esnafımızın bu yükünü hafifleteceğiz. Hepsini sildiğinizde çok alkışla yapılandırmaya gelince az alkışla olmuyor bu iş. Hem sizi hem de devletimizin kasasını düşüneceğiz, tek taraflı olmayacak, devlet ayakta kalacak. Biz sadece hayatınızı ekonomik olarak kolaylaştırmaya çalışmıyoruz.

HERŞEYİ BİLİYORUM YA DA KATILIMCI DEMOKRASİ ONU KAYBETTİ: UKOME’de esnafın ortak akıl mekanizmalarında tam temsilini sağlayacağız. Tüm uzmanlık odalarının liderleri UKOME’da daimi üye olarak yer alacak. Birisi elini kaldırdığında herkesin elini kaldırdığı bir UKME üyesi istemiyorum. Yani hangi kararlarla bize zulmettiklerini biliyorsunuz. Uydurma kararlarla olur mu böyle şeyler? Utanarak bir kere UKOME’a geldim, hani katıldım ve oraya hem taksicinin hem de minibüsçü hakkını almak için geldiğimi söyleyebilirim. Bunu önümüzdeki yıllarda anlayacaksınız. Esnaf odalarına üyelerini doğrudan denetleme yetkisi vereceğiz. Bildiğiniz gibi odaların hukuktaki yeri değerlidir, doğal olarak denetlenecekler ve elbette görevlerini hakkıyla yapacaklardır. Ancak demokratik bir ortamda biz esnafların desteklendiği bir sürecin sonuca dönüşmesi için onların temsilini sağlamamız gerekiyor. Örneğin geçmişte esnaf odalarının başkanları belediye meclisi üyesi olabiliyordu. Aslında çok demokratik. Olağan Yerel Yönetimler Maddesini daha demokratik bir düzeye getirmek için daha derin çalışmalarımız var. Muhtarlardan meclis üyelerinin seçilme şekline, ilçe belediyelerinden büyükşehirlere kadar çok detaylı bir çalışmamız var. Ama mesela oda başkanlarının bu hakları ellerinden alındı. Bu yerel yönetimlerin yönetmeliği çerçevesinde bunu dikkate alacağız ve oda başkanlarımızın da belediye meclis üyesi olabilmesi için titiz bir çalışma başlatacağız. Katılımcı demokrasinin kimseye zararı olmaz, milletimize faydası olur. Kimi incittiğini biliyor musun? Her şeyi ben bilirim diyen sadece onun içindir, ona anlatayım, başka kimseye zararı dokunmaz.

MOTOSİKLETLİ KURYELERİ TEHLİKELİ MESLEKLERDE ALACAĞIZ VE ONU ORADAN TANIMLAYACAĞIZ: Kademeli fazla mesai uygulamasını başta İstanbul olmak üzere tüm büyük şehirlerimizde trafiğin etkin yönetimi için halktan başlayarak tüm şubelerimizde hayata geçireceğiz. Tüm taşımacılık esnafının iş potansiyelini artıracağız. Değerli arkadaşlar minibüsten taksiye dönüştürülen 8 artı 1 yeni taksi için araç içi engelli giriş şartını yıl sonuna kadar uzatacağız. Profesyonel bir şoförler odası kurarak plakası olmayan tüm şoförlerin haklarının hukuken korunmasını sağlayacağız ve haklarını koruyacağız. Bu takside bazı gecikmeler oldu. Esnafımızın bir an önce taksisine kavuşması için hızlı bir şekilde taksi temini konusunda hassasiyet gösterin. Gerekirse bu konuda firmalarla da görüşeceğim. Bu bahiste katı bir kesinlik istiyorum. Ruhsatlandırma konusunda ise servis araçları, taksi ve minibüs araçları için yıllık çalışma ruhsatı çalışmalarına hızla başlayacağız. Bir tane daha değerli ve son elementimiz var. Yağmur çamur demeden her gün binlerce kilometre yol kat eden motosikletli kuryelerimizi düşünmek zorundayız, onları da düşüneceğiz. Kuryelerimiz artık İstanbul’un, tüm şehirlerin ve tüm dünyanın gerçeği. Hiçbir kanun motosikletli kuryelerimizin mesleğini kapsamamaktadır. Yasal düzenleme ile motosikletli kuryeleri tehlikeli meslekler sınıfına sokacağız ve orada tanımlayacağız. Onlar için de park alanları ve dinlenme alanları planlayacağız. Onları bir iman yerine taşıyacağız.

BU MİLLETİ AYIRMAK İSTEYEN BİR AKIL VAR, OY VERDİ, VERMEDİ: Bakın değerli hemşehrilerim pandemi döneminde özel halk otobüslerinin sorunlarına azami özen gösterdik. Buradaki yöneticiler, kardeşinizin hayatta kalmak için ne kadar çaba sarf ettiğini biliyor. Politik olarak sevenler var, sevmeyenler var. Ancak tezimle söylüyorum ki İstanbul’da beni sevmeyecek tek bir esnaf yoktur ki, kalbine kötülük koymadıkça. bu kadar iddialıyım. Bu nedenle bazı esnaf odalarının üyelerini zorlayarak, Ekrem İmamoğlu ‘Onun toplantısına gitmeyeceksin’ dediklerini duyuyorum. Her yerde kulaklarım var. Ben söyleyeyim kardeşim seçime kadar siyaset yapılır. Seçimden sonra bu aziz Türk bayrağını göğsünüze takar, milletinize hizmet edersiniz. Politik olarak beğenebilirsiniz, beğenmeyebilirsiniz ama ben 16 milyon insanımı tek tek ve çocukları dahil hepinizi seviyorum kardeşim. Onun için bu partizan aklı temsil edenlere kulak asmayın. Mesleğe zarar verecekler, bu şehre zarar verecekler, bu millete zarar verecekler, bu ülkeye de zarar verecekler. Onları çevrenizden uzak tutun. Bak, bu kadar açık. Yaptığım hizmetleri anlatırım, yapamadıklarımı söylerim, yapacaklarımı söylerim ve dağ gibi arkasında dururum. Söylediklerim Cumhurbaşkanlığı Adayımız tarafından tasdik edilmiş olup, Millet İttifakı’nın bilgisi dahilindedir. Bakın buraya gelip yaptığımız ve yapacağımız işleri dinlemek bir esnafın sorumluluğudur. Aslında bu milleti bölmek isteyen, oy vermediği için bölmek isteyen bir akıl var, biz o akıldan değiliz, biz o aklın karşısındayız, kazansak da kazanmasak da karşıyız. Sonuna kadar çalışacağız. Bu milletin bir olması, kardeşçe yaşaması için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bugün bu çağrıyı yapanlar kendilerinden utanacaklar. Ama bu davete uyan esnaf arkadaşlarımıza bugün bir hata yapmış olabilir, bu liderinizin her zaman üzerinde bir yeriniz olduğunu belirteyim. hepinizi bekliyorum

SİZE İSTANBUL’U BİR DAHA ALMAK İÇİN FIRSAT VERMEYECEĞİZ KARDEŞ: Şunu da belirteyim. Bugün milletini bu şekilde bölen akıl, ben tek kişi olarak her şeyi yaparım diyen baskıcı akıl, minibüsçü sorununu ben çözerim. Bakıyorum adam bir gün sonra işini bırakmış, Ankara’dan kalkmış, 50 minibüsçüyü toplayıp alkışlamış. Taksicinin işini çözerim, bir bakarım ki bir gün sonra Ankara’dan İstanbul’a gelmiş taksiciyi kendi kendine alkışlatmış. Kardeşim bu millet seni cumhurbaşkanı seçti, anlıyorum ki hala İstanbul Belediye Başkanlığını unutamıyorsun. Beni her gün kıskanarak anıyorsun, bunu da anlıyorum. Vazgeç İstanbul aşkım diye İstanbul’a nasıl ihanet ettiğini kendi kendine anlattın. Sana bir daha İstanbul’a ihanet etme fırsatı vermeyeceğiz kardeşim. Ekrem İmamoğlu olarak İstanbul’u çok iyi bildiğimi de belirteyim. Tanrı bana yardım etti. Ben böyle yaptım İstanbul’a ilk geldiğim andan itibaren özel arabam olsun olmasın çoğunlukla sizin araçlarınızla gezdim. Nereden biliyor musun? Pendik, Tuzla, Beylikdüzü’nden Silivri’ye. Günde 9-10 kez üstümü değiştirdiğimi biliyorum. Sayenizde İstanbul’u çok iyi tanıyorum, siyaset yüzünden değil. Hem İstanbul’u tanıyorum hem de sayenizde arabanıza, vapura, otobüse bindiğimde İstanbulluları tanıdım, İstanbul’u hakkıyla biliyorum, esnafı da doğru tanıyorum. Sözüm olsun yarın görevlerimiz biter öbür gün taksine binerim minibüsüne binerim otobüsüne gönül rahatlığıyla binerim ama bilin ki birileri binemez . Bunların hepsini yapacağız. Çünkü size açıkça söyleyeyim, biz burada tartışmaya değil sorunları çözmeye geldik. Bunun için milletimizin otoritesini istiyoruz.

KENDİLERİYLE ÇATIŞTIRDIKLARI GÖRÜNTÜLERLE MİLLETİMİZİ KARAR VERMEYE ÇALIŞIYORLAR: Hizmet ve analiz üretmek için bizimle rekabet etmeyenlerin durumunu da görüyoruz. Saçma sapan ve montaj olduğunu bizzat itiraf ettikleri görüntülerle milletimizi kandırmaya, sözleriyle bizleri karalamaya çalışıyorlar. Ne için? Oy uğruna böbürlenmek, iftira atmak, Bunu hayatımda Allah’ın şahidine bile yapmadım, yapmayacağım, bizim kitabımızda yazmıyor kardeşim. İlkelerimde yazılı değil. Benim inancım böyle bir şeyi şiddetle reddediyor. Adı büyük günahtır. Onun için sizler benim siyaset ve yönetim anlayışımı iyi biliyorsunuz. Benim zerre kadar partizanlığım veya ayrımcılığım yok. Beylikdüzü Belediye Başkanı oldum. İşime dua ile başladım, odaya annem ve babam geldi. Babam beni arka odaya aldı ve ‘Bak sen partili olursun, partine layık olursun’ dedi. Partinin gurur duyacağı şeyler yapın. Ama bir gün kalkıp partizan olursam sen benim çocuğum değilsin’ dedi. İşimi böyle bir ahlakla yapıyorum. Ona söyleyeceğim. Bu nedenle, bizim anlayışımız bu. Millet İttifakı’nın konsepti budur. Ayrımcılık yoktur, vatandaşa saygı vardır. Vatandaşın derdini dert etmeyenlerden asla olmayacağız.

28 MAYIS, VATANDAŞIN GÖREVİNİ TAKİP ETMEYENLERİN BİLETİNİ KESİCİ GÜN OLACAK: Milletin kaynaklarını bir avuç insan için değil, konuştuğumuz gibi millet için kullanacağız. Makam ve mevkilerin gereği budur. 28 Mayıs, vatandaşların görevini yapmayanların biletlerini kestiği gün olacak, buna inanıyorum. Vatandaş biletini kesecek. 28 Mayıs, 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun toplumun her kesiminin sorunlarına çözüm arayan yol arkadaşlarıyla birlikte ülkeye barış getirmek için yola çıktığı gün olacaktır. Sözüm size 28 Mayıs kargaşayı hep birlikte bitireceğiz, barış ve kardeşlik dönemi başlayacak. 28 Mayıs’ta hayatınızı güzelleştirecek kişilere pas vermeyi unutmayın. 28 Mayıs’ta ekonomiyi düzeltecek olanlar nitelikli insanlarla gelsin. 28 Mayıs’ta her şey çok güzel olacak diyenler bilin ki çocuklarınızı, çocuklarımız gibi gençlerinizi, gençlerimiz gibi esnafımızı düşünen bir yönetim olacağız. Buna söz veriyorum. Allah bizi utandırmasın. Ülkemiz için güzel bir gün olsun. Hepinizi oy kullanmaya ve hakkınızı aramaya davet ediyorum.”

Kaynak: ANKA / Yeni

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu